Vitiligo (Alaca)-2
Vitiligo
Vitiligo nedir?
Vitiligo, derideki melanin pigmentinin azalması ya da yokluğu nedeniyle ortaya çıkan beyaz lekelerle karakterize otoimmün bir hastalıktır. Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminin kendi hücrelerini düşman gibi algılayıp saldırması sonucu oluşmaktadır. Yani vücut kendisiyle savaşmaktadır. Halk arasında ala ya da alaca hastalığı olarak adlandırılmaktadır. Toplumda görülme sıklığı %1 ile %4 arasındadır.
Vücutta oluşan her beyaz leke, kişinin vitiligo hastalığına yakalandığı anlamına gelmez. Bu ayrımın yapılabilmesi için hastalıkla ilgili bir dermatolog muayenesi şarttır. Yalnızca deriyi tutan bir hastalıktır, kıllar da etkilenebilir. Bulaşıcı değildir ve koyu renkli bireylerde daha belirgindir.
Belirtileri nelerdir?
Hastalığın seyri kişiden kişiye farklılık gösterir ve başlangıcı sinsidir. Genellikle yaz aylarında daha da belirginleşen keskin sınırlı beyaz lekeler şeklinde ortaya çıkar. Varolan lezyonlar uzun süre sabit kalabilir veya birden hızla yayılabilir. Görsel olarak beyaz leke dışında hastada ağrı, kaşıntı veya yanma gibi herhangi bir yakınma yoktur.
Vücudun hangi bölgelerinde görülür?
En sık yüz, koltukaltı, el ve ayak bilekleri, el ayak sırtı, anogenital bölge, meme başı, göbek çevresi ve diz, dirsekte görülür. Fakat tüm vücut tutulabilir. Saçlı deri tutulursa o bölgedeki saçlar da beyazlar.
Hangi yaşlarda başlayabilir?
En sık 10-30 yaş arasında görülür ve stres tetikleyebilir. Daha erken ya da daha geç ortaya çıktığı da görülmüştür.
Hangi sebeplerle ortaya çıkar?
Otoimmün mekanizma, hastalığın gelişiminden sorumlu tutulan en önemli faktördür. Vücudun bağışıklık sisteminin kendi hücrelerini tehdit olarak görür ve bunlara karşı savunma geliştirerek kendi hücrelerini yok eder. Renk veren hücreler olan melanositlere karşı geliştirilen otoimmün tepki, hücrelerin zarar görerek pigment üretiminin olumsuz etkilenmesine sebep olabilir. Bu da vitiligo hastalığının oluşumuna yol açabilir.
Bunun dışında vitiligo hastalığını gelişiminde kansızlık (anemi), diyabet hastalığı, sedef hastalığı, otoimmün tiroid hastalıkları (guatr), stres, ateşli hastalıklar, güneş yanıkları, ağır travmalar rol oynayabilir. Stres ve psikolojik faktörler vitiligonun ortaya çıkmasında en önemli etkenlerdendir.
Diğer önemli faktör ise genetik faktördür. Ailede vitiligo olması hastalığın gelişiminde risk faktörüdür.
Hastalığın ilerleyip ilerlemeyeceği neye bağlı olabilir?
Vitiligonun nasıl ilerleyeceğini tahmin etmek zordur. Depresyon ve psikolojik faktörler hastalığın yayılmasında ve nüks etmesinde önemli rol oynar. Bazı vakalarda beyaz lekeler tedavi süreci başlamadan kendiliğinden genişlemeyi bırakır. Daha yaygın olarak pigment kaybı sürekli yayılır ve sonunda cildin oldukça büyük bir bölümünü etkisi altına alır. Çok nadir durumlarda ise cilt rengini tekrar kazanabilir.
En ağır derecesi nedir?
En ağır derecesi tüm vücudun tutulmasıdır. Vücutla beraber tüm saç, kaş ve kirpik te beyazlaşabilir.
Tehlikeli bir hastalık mıdır?
Vitiligo yaşamı tehdit edici veya bulaşıcı değildir. Ancak görünümü stres ve anksiyete kaynağı olabilir ve bireyin kendisini kötü hissetmesine neden olabilir. Kişi içine kapanır, sosyal ortamlara girmekten çekinir.
Vitiligo hastalarında derideki melanin pigmenti azaldığı için deri güneş ışıklarına karşı daha hassas hale gelir ve güneş yanıkları daha sık görülür. Tekrarlayan güneş yanıkları durumunda deri kanseri gelişme riski artar. Bu nedenle hastaların güneşten, mevsim farketmeksizin korunması çok önemlidir.
Bu hastalığa başka hastalıklar da eşlik eder mi?
Otoimmün tiroid hastalığı (guatr), otoimmün gastrit (mide rahatsızlığı), pernisiyöz
anemi (kansızlık), Tip 1 diyabet gibi otoimmün hastalıklar vitiligo ile birliktelik gösterebilir. Bu hastalıklar vitiligodan önce, sonra ya da eş zamanlı saptanabilir. Bu nedenle vitiligo tanısı alan hastalar bu hastalıklar yönünden de sorgulanmalı ve gerekirse tetkik edilmelidirler.
Nasıl tedavi edilir?
Hastalığın erken teşhis ve tedavisi önemlidir. Tedavide yapılması gereken ilk şey güneş ışınlarından korunmaktır. Bu hastalara şapka, kapalı giysiler ve mutlaka yüksek faktörlü güneş koruyucular önerilir. Tedavide ilk basamak yerel tedavilerdir bu amaçla yerel immünomodülatörler ve yerel kortizonlu kremler kullanılır. Diğer yöntemler ise fototerapi tedavileri ve sistemik immunsupresif veya immunomodülatör tedaviler kullanılabilir. Ağızdan alınan antioksidan ilaçlardan faydalanılabilir. Melanosit kök hücre uygulamaları deneysel aşamadadır. Lazer ve ışık tedavileri kullanılabilir. Bunlara yanıtsız veya bunların kullanılamadığı hastalarda cerrahi yöntemler de kullanılabilir.
Psikolojik yükü ağır mı? Neler önerirsiniz?
Vitiligo tanılı hastalara, genel sağlıkları ile ilgili sorgulamada hastaların kendilerini iyi ifade etmeyişlerinin sebebinin ruhsal sorunları ile ilgili olduğunu bildirmektedir. Bu hastaların yarıdan fazlası, hastalıklarından dolayı kendilerini kötü hissettiren olumsuzluklar yaşadıklarını ifade etmektedirler. Bu nedenle tedavilerinde psikolojik desteğin yer almasının tedavide daha etkili olabileceği, yaşamı tehdit edici bir hastalık olmamasına rağmen yaşam kalitesini etkilediği için gerektiği gibi tedavi edilmelidir. Bu kişilerin beden algılarında bozukluk, sosyal açıdan damgalanmayla karşı karşıya kalma, dolayısıyla sosyal ve cinsel yaşamlarında bozulma ve yaşam kalitesinde belirgin azalma beklenebilir. Dolayısıyla bu tür hastalarda depresif bozukluklar ve kaygı bozuklukları sık karşılaşılan durumlardır bu nedenle bu hastalar için gerektiğinde psikiyatrik görüş alınmalıdır.
Prof. Dr. Zekayi Kutlubay
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı