Tırnak Hastalıkları

Tırnak Mantarı

Tırnak mantarı diğer adıyla onikomikoz tırnağın herhangi bir yerinde görülebilen renk değişikliği ve şekil bozukluğu ile kendini belli eden bir hastalıktır. Zamanla mantar ilerledikçe tırnakta sararma ve kalınlaşmalar meydana gelir. Tek tırnakta veya birden fazla tırnakta görülebilir. Tırnak mantarı özellikle diyabet, sedef hastalığı, dolaşım bozukluğu gibi kronik hastalığı olanlarda daha sık görülür, ancak normal bireylerde de görülebilir. Travma nedeniyle yapısı bozulan tırnaklarda da sık görülür. Her yaşta görülebilen tırnak mantarına çeşitli mantar türleri neden olabilmektedir. Çeşitli faktörlere bağlı tırnak mantarı riskinde artış görülebilmektedir. İleri yaş hastalarda, sporla uğraşan ve buna bağlı ayak terlemesi olanlarda, yüzme havuzu ve sauna gibi ıslak bölgelerde çıplak ayakla dolaşanlarda tırnak mantarı daha sık görülmektedir. İleri tırnak mantarı vakalarında tırnaklarda meydana gelen değişiklikler kozmetik sorunların yanı sıra ağrı ve sonrasında gelişen bakteri enfeksiyonları için de ortam hazırlayabilir. Çeşitli önlemler sayesinde tırnak mantarının önüne geçilebilir. Öncelikle tırnakların yıkandıktan sonra iyi kurulanması ve kuruyup çatlamasının engellenmesi için düzenli nemlendirici kullanılması gerekir. Tırnaklar düz kesilmeli ve kenarları törpü ile düzeltilmelidir. Tırnak makasları her kullanım sonrası dezenfekte edilmelidir. Çoraplar pamuklu olmalı, olabildiğince naylon çorap giyiminden kaçınılmalıdır. Havuz gibi ortak ıslak alanlarda çıplak ayakla dolaşılmamalıdır. Tedavide ağızdan alınan ilaçlar veya tırnağa direk sürülen ilaçlar kullanılabilir. Ağızdan alınan mantar karşıtı ilaçlar tırnak mantarının tedavisinde daha sık kullanılırlar. Bu tedavi oldukça etkilidir. Bunun dışında tırnak cilası gibi tedavi seçenekleri kullanılabilir. Tedavide lazer de başarı ile kullanılmaktadır.

 

Tırnak Kırılması

Tırnakların uç kısımlardan tabaka tabaka ayrılması ve kopmasıdır. Tırnaklar uzun süre su içinde tutulduklarında tırnak içerisindeki su oranı yükselir ve tırnaklar yumuşak bir vaziyet alır. Su içeriği azaldığı zaman, tırnakların gevrekleştiği görülür. Tırnakların kırılganlığı özellikle sıcak sudan kaynaklanabilmektedir. Bundan dolayı, kırılgan tırnakları bulunan bir hastanın değerlendirilmesi sırasında onun hobileri ve mesleği de dikkate alınmalıdır. Tırnaklarda belirli sebeplerden dolayı hassaslaşma meydana geldikten sonra soyulma ve kırılmayla sonuçlanabilir. Tırnakların kırılmasının ve soyulmasının birçok farklı nedeni vardır. Tırnak mantarı, sedef ve egzama gibi kronik deri rahatsızlıkları, çok sık oje kullanmak, ellerin aşırı yıkanması, ellerin kimyasal deterjanlara maruz kalması, tiroid hastalığı, böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları tırnaklarda kırılmaya yol açan hastalıklar arasında sayılabilir. Bu rahatsızlığın önüne geçebilmek için altta yatan sebepler tedavi edilmelidir. Deterjanlar, asitler, alkaliler, iş/hobi ile alakalı temas eden maddeler ve ellerin ıslak kalma süresi azaltılmalıdır. Tırnak yeme veya tırnak koparma gibi alışkanlıkların önüne geçmek amacıyla psikolojik destek alınması uygundur. Kalıcı oje, protez tırnak uygulamaları, uzun süreli çok katlı oje ve aseton kullanımı mümkün olduğunca azaltılmalıdır. Tırnak besleyici krem, cilalar ve ağızdan alınan biotin takviyeleri etkilidir.

 

Tırnak Batması

Tırnak kenar ve köşelerinde meydana gelen büyümelerin tırnağın kenarındaki deriyi sıkıştırması sonucu tırnak batması oluşur. Ek sık ayak baş parmaklarında görülür. Çoğu hastada tırnak batması kendiliğinden gerileyebilmektedir. Bazı hastalarda ise tedavi gerekebilir. Tırnak batması hem erkek hem kadın hastalarda aynı oranda görülür. Tırnak kalınlaşması olan yaşlı hastalarda tırnak batma riskinde artış söz konusudur. Tırnak travması, tırnakların yanlış kesilmesi, ucu sivri ayakkabılar giyilmesi, dar ayakkabılar, ayakların temiz tutulmaması, kötü basma ve kötü postür tırnak batmasını artıran risk faktörleri arasındadır. Tırnak batması semptom vermeyeceği gibi, tırnak etrafında kızarıklık, ağrı ve şişlik gibi bulgularla kendini gösterebilir. Zamanla tırnak dokusu enfekte olabilir, ağrının yanında akıntı şikayeti ve tırnak etrafında ısı artışı gözlenebilir. Bazen tırnak ete gömülü bir vaziyet alır. Tanı genellikle fizik muayene ile konulur. Hafif vakalarda ayakları günde 2 3 kez ılık sabunlu suda bekletmek, temiz pamuk topçuğunun tırnak ile deri arasına yerleştirilmesi gibi yöntemler denenebilir. Doktorlar tarafından tırnak ateli, kısmi tırnak çıkarma işlemi uygulanabilir. Mutlaka tırnağın batan kısmının kurtarılması gerekir.

Kaşık Tırnak

Kaşık tırnakta tırnak yapısı kaşık formunu alacak şekilde kenarları yüksek, ortası çökük bir hal almıştır. Tıbbi adı koilonişi olarak bilinir. Kaşık tırnak birçok sebeple meydana gelebilir. Bunlar arasında ileri yaş, diyabet, dolaşım problemleri, vitamin eksiklikleri (demir, vitamin C, çinko gibi) yer alır. Kaşık tırnak tanısı fizik muayene ile konulur. Tedavisi için altta yatan sebebin belirlenmesi ve tedavisi gerekmektedir.

Tırnak yeme

Tırnak yeme tırnak etrafındaki deriyi yeme, tırnakları koparma gibi davranış bozuklukları ile kendini gösteren bir dürtü bozukluğudur. Sıklıkla çocukluk çağında başlangıç gösterir. En sık sebepleri arasında stres yaratacak faktörler sayılabilir. Özellikle çocukluk çağında güven ortamından uzaklaşılması ve yeni bir ortama girilmesi stres yaratacak bu faktörler arasında sayılabilir. Çoğu hastada yetişkinlik döneminde bu davranış terk edilmekle birlikte, bazen yetişkin dönemde de tırnak yeme davranışı devam edebilir. Çoğunlukla tetikleyen bir stres faktörü sonucu ortaya çıksa da, bazı çocuklarda anne-babada tırnak yeme alışkanlığı var ise, çocuklar ebeveynleri taklit ederek de bu davranış bozukluğunu geliştirebilir. Onikofaji olarak da isimlendirilen tırnak yeme alışkanlığı zamanla tırnak ve tırnak etrafındaki dokunun hasarlanmasına ve tırnaklarda şekil bozukluğuna yol açar. Tırnak dokusunun ağza götürülmesinden dolayı tekrarlayan enfeksiyonlar görülebilir. Örneğin tırnak çevresinde bulunan siğiller, ağız kenarında ortaya çıkabilir. Çenenin tam olarak oturmaması gibi bir takım çene eklem problemleri de tırnak yeme alışkanlığına bağlı gelişebilir. Çocuklarda özellikle davranışın altında yatan sebebin araştırılması ve mümkünse ortadan kaldırılması önerilir. Çocuğu olabildiğince farklı eylemlere yönlendirmek ve sert uyarılarda bulunmamak gerekir. Yetişkin hastalarda da benzer şekilde altta yatan faktörlere odaklanılması, kaygı ve stres gibi fiziksel tetikleyicilerin ortadan kaldırılması gerekir.

Tırnakta beyaz lekeler

Tırnakta beyaz lekelenmeler birçok hastalığın bulgusu olabileceği gibi zararsız da olabilir. Çoğu zaman travmaya bağlı ortaya çıkan bu beyaz lekelenmeler, tırnak mantarı, vitamin eksiklikleri, kansızlık, kalsiyum eksikliği, böbrek ve karaciğer yetmezliği, sedef ve egzama gibi durumlara bağlı olabileceği gibi kullanılan kozmetik ürünlere de bağlı gelişebilir. Tırnak bakımı için kullanılan ojeler ve yağlar tırnaklarda beyaz lekelenmelere yol açabilir. Tırnaktaki beyaz lekelerin tedavisinde öncelikli olarak altta yatan nedenin belirlenmesi ve ona yönelik tedavi seçenekleri düşünülmelidir.

Tırnakta Kanama

Tırnakta kanama, kıymık kanama olarak da adlandırılan tırnak yatağı boyunca görülen uzun kanama çizgileridir. Bazen de tırnak altında yaygın kanama tarzında olabilir. Tırnaktaki kanamalar zararsız olabileceği gibi vücuttaki bir rahatsızlığın da habercisi olabilir. Çoğunlukla, en önemli altta yatan sebep tırnak travması olup, tırnaktaki kanamaların %20’si tırnak travmasından kaynaklanmaktadır. Tırnaktaki kanamayı melanom dediğimiz en ölümcül deri kanserinden ayırmak önemlidir. Bunun dışında bir takım sendromlar, endokardit, uyuşturucu kullanımı, sedef hastalığı, romatizmal kalp hastalığı, lupus gibi hastalıklar da kıymık kanamasına neden olabilir. Tedavide altta yatan sebebin tedavisi dışında, B vitaminleri, biotin ve çinko yönünden zengin beslenme de tırnak büyümesini destekleyebilir.

Prof. Dr. Zekayi Kutlubay

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı